eskiden de hiçbir şey yapmadan sadece düşünerek yorgun düşebiliyordum; ama en azından düşünüyordum. kafamda cümleler uçuşuyordu, bi düşünce diğerini bi hayal bi ötekini kovalıyordu, yüzümün ifadesi bile değişiyordu belki de. şimdi geleceğe dair -sanki yeterince endişelenecek şey yokmuş gibi- yeni bir şey çıktığında artık o süreci yaşamıyorum bile. sanki içimde benden habersiz o süreç olup bitiyor ve kendimi aniden çok yorgun hissediyorum. tabiri caizse kılımı bile kıpırdatmamış olmama rağmen hem de. her şey çok hızlı oluyor bu ülkede, hiçbirine yetişemiyorum. hislerimi kaça bölsem hepsine yeterim bilemiyorum. dökmek dağıtmak için bile enerjim kalmayacak günü geldiğinde, şimdi yaptığım gibi yatağımın üstünde kıvrılıp hiçbir şey düşünmeden uykuya geçmeyi bekleyeceğim. 

yine de işte bazen her şey ve herkes için ağlama duygusunu geri itemiyorum. kendi kendime hissizleştiğimi iddia ettiğim günler ve saatler de palavra çıkıyor.

Hiç yorum yok :